El Qassam Efendi
Şehit  
  Filistin Şimdi
  من فلسطين Filistin'den
  Filistin'e bir Bakış
  Hoşgeldiniz اهلا وسهلا بكم
  القلم الصريح Açık sözlü Kalem
  Filistin'in Kültürü
  Bilgiler
  => Irak Direnişinden Gazze’ye Destek
  => Arap Liderlerin Siyasi İntiharı
  => Filistin Davasına İhanette İsrail-Dahlan İşbirliği
  => Latin Amerika’daki İsrail
  Filistin'e Hoşgeldiniz
  Gelen Haber
  الحوار
  Hamas
  Ulaşım :
  Filistin'e hoşgeldiniz
  Üyeler
  Sayaç
Latin Amerika’daki İsrail

Bir halk ve onun devletinin, 60 yıldır “var olma hakkını” bahane ederek, ilk kardeşi Filistinlileri kardeşlikten reddedeceğini; seçilmiş politik liderlerinin, Amerika Birleşik Devletleri ile birlikte, uluslararası terörizmi harekete geçirerek, bir halkı bitirebileceğini hiç kimse hayal etmedi.

İsrail aktif nüfusunun dörtte biri silah sanayisinde çalıştırılıyor. Peki, kimlerdir bunların müşterileri? Elbette onun “var olma hakkı”nı düşleyenler değil. Karlı işler yapan,“serbest piyasa” kuralları ile uyumlu çalışan, para, para, para diyen hükümetlerdir.

Kolombiya'nın, Şubat ayının başında; Sovietico AK silahının modern sürümü olan İsrail yapımı Galil silahlarından, İngiliz Chieftain modelinden kopya edilerek üretilen Merkava İsrail tanklarından ve de tasarımına gizli servis Mossad'ın, Fransız Miraj casus uçaklarının planlarını çalarak katkı sunduğu, “aslan yavrusu” (İbranice Kfir) adı verilen süpersonik uçaklarının “yenilenmiş modelinden” 24 adet satın alacağı ortaya çıktı.

İş anlaşmaları ve teknik ayrıntılar dışında “dürüstlüğü” nedeniyle kendisine çok teşekkür edilen Kolombiya'nın Savun Bakanı Juan Manuel Santos, “silahlar, komşulara karşı değil, içerideki mücadelemizde kullanılacak” açıklamasında bulundu. Ama eğer komşulardan, Venezüella'dan herhangi bir tehdit de olursa… Bakalım!

Sanatçı Shakira, “Kolombiyalılar savaştan -yoruldular, -bıktılar” demedi mi? “Evet”, “hayır”, “bunu bilmiyorum”, “değişmez, benim için fark etmez” tavrı içinde zorba Başkan Alvero Uribe Velez. Çünkü silahları sağlayan“gringolara” borçlu ve ufukta seçim var, güvercin avı için acele etmek gerek.

“Güvenlik” nedeniyle satılmak için bekletilen, yılanın yumurtaları orada hazır. Onlara satacaklar, çünkü onu alıştırmak, onu yönlendirmek ve ona kötü alışkanlıklar edindirmek gerek. Bu konuda engin bir tecrübeye sahip değiller mi? Şimdi Latin Amerika'da, İsrailli silah tüccarlarının kârları hesap ediliyor. Zaten 1970' li yılların başında, henüz uluslararası haklara inanan hükümetlerin iktidarda bulundukları bir dönemde, gizli bir şekilde kıtaya girmemişler miydi…

1962 yılında, kıtada, Wahington -Tel Aviv stratejik işbirliği son haddine yükseldi. Küba devriminin kıta üzerindeki cazibesi nedeniyle, Kennedy hükümeti “barış birlikleri” oluşturdu. Siyonist taktikleri, kıtada yaymak için tarım kooperatifçiliğini kullanıldı ve psikolojik savaş başlatıldı.

11 Eylül 1973 tarihinde, Şili'de gerçekleştirilen devlet darbesinden sonra İsrail, Agusto Pinochet'ye hava füzesi (aire Shafir) sattı. Aynı zamanda Şili'nin Başkenti Santiago'ya İsrailli eğitmenler davet edildi. Şilili memurlar, İsrail'de, askeri akademilere yerleştirildiler. O zamanlar faşist diktatörlüğün en yakın dostları, İsrail ve ırkçı Güney Afrika rejimleriydi.

Başlangıçta, İsrail eski Dışişleri Bakanı (1915–2002) Abba Eban'ın doktrini dünyayı, İsrail ve Filistin dostları olarak ikiye böldü. Daha sonrada, Pentagon doktrini, Ariel Şaron tarafından katkılar sunularak hayata geçirildi.

İsrail askeri güçleri şefi Şaron tarafından; konuya Batı'nın liberal-kapitalizmi ile komünist dünya arasındaki küresel savaşın perspektifinden bakılması, liberal ideolojinin, dünyanın herhangi bir köşesinde silah yolu ile desteklenmesi ve de bunun temel prensip olarak kabul edilmesi gerektiği belirlendi. Daha sonra stratejik işbirliğinin birinci adımı olarak, Ronald Reagan ve Menajem Beguin'in kehanetleri “Ortadoğu bölgesinden daha ötelere birlikte operasyon ” adıyla, onaylanarak taşındı.

Bu onaylanan sözleşmenin üçüncü maddesi; “üçüncü dünya ülkelerinin, askeri savunma sistemlerinin yönlendirilmesinde stratejik işbirliğini” içeriyordu. Hemen harekete gecen Ariel Şaron, Amerikan Arie Granger ile bir kontrat imzalayarak, Latin Amerika'da büyük bir silah pazarının temelini attı.

İgnacio Klich'in, The Guardian (27.8.1982) ve Le Monde Diplomatique (Ekim–1982) gazetelerinde yayınlanan incelemesine göre İsrail; Güney Afrika - Orta Amerika - Afrika – Karayibler ve Tayvan gibi bölgelerde Amerika Birleşik Devletleri'nin vekâletine göz dikti. Ama Washington, dost rejimler tarafından kendisinden talep edilen, askeri işbirliğini, politik hakları nedeniyle İsrail'e sunmadı.

Orta Amerika ve Meksika'daki, İsrail hava endüstrisinin resmi temsilcisi, Meksikalı Marcos Katz olayını hatırlayalım. 1977 yılının Temmuz ayında, Barbados adalarının Siwell havalimanında, Arjantinli bir müteahhidin kargo uçağına el konularak malları müsadere edilmişti. Çünkü uçak Haaretz Tel Aviv gazetesinde haber olmuştu. Uçakta, Katz tarafından Portekiz'den gemiye yüklenen, İsrail'in Guatemala'ya sattığı 26 ton silah ve mühimmat bulunuyordu.

O zamanki Barbados hükümeti, “Silahların,'Belize ile problemi olan' bir Orta Amerika ülkesine ait olduğu sanıyoruz” diyerek İsrail hükümetini protesto etmişti. (Belize, Guatemala ile bağımsızlık sorunu yaşanmaktaydı.)

Bu olayla ilgili olarak İsrail hükümetinin verdiği cevap oldukça komikti. “Malları taşıyan uçak bizim ülkemizden ayrılmadı.” Peki, Katz'a ne oldu? O unutuldu! Şövalye Katz, kendini hayır işlerine vererek, 1976 yılında, İsrail Bar llan dini üniversitesinde ecdadı adına 50 bin dolarlık bir sınıf yaptırdı.

Yankee, İnsan Hakları Kuruluşu'nun sistematik baskısı sonucu, 1978 yılında Guatemala'ya silah yardımını durdurmak zorunda kaldı. Hemen boşluğu dolduran İsrail devleti, ırkçı rejime merhamet ederek; 11 adet Arawa uçağı, 10 adet RBY-MK, 15 bin adet Galil tüfeği, 81 mm çapında havan, bazuka, 3 adet sahil muhafaza gemisi, iletişim sistemleri, radar devreleri ve 120 ton cephane sattı.

İnsan Hakları Mahkemesi'nin bir oturumunda (Madrid, 1983), Guatemala İçişleri Bakanlığı'nın eski basın danışmanı Elias Barahona, “İsrail'in 1977 yılından beri Orta Amerika'da, Amerikan Askeri Stratejisinin baş ortağı” olduğunu açıkladı.

Barahona, 31.Ocak.1980 tarihinde İspanya Büyükelçiliği önünde, bir grup mülteciye karşı yapılan katliamın istisna tanığıydı. Bu katliamda, Nobel Barış ödülü sahibi Rigoberta Menchú da yakınlarını kaybetmişti.

Soykırımın hüküm sürdüğü o zamanki Orta Amerika ülkesi Guatemala'nın Başkanı General Fernando Lucas Garcia (1978–82), bilinen malların ticareti ile ilgilenecek bir kişinin belirlenmesi için CIA ve MOSSAD'a müracaat etti. Hava kuvvetlerinde çalışan, Efrain Rios Mont İsrailliler tarafından bu göreve atandı. Daha sonra bu kişi, el altında tutulan devlet darbesini, 1982 yılının mart ayında gerçekleştirecekti.

Efrain R.Montt, “Fasulyeler ve Silahlar” adıyla uyguladığı programıyla, ürkütücü sayıda isyancının ölümüne neden oldu. Bununla yetinmeyen Mont, “çadırlı ordu karargâhlarına” benzeyen yerleşim yerleri oluşturarak, Köylüleri, gerilla birliklerinden tecrit etmek için buralara taşınmaya zorladı. Daha sonra buralar, çok insanın öldürüleceği katliam alanlarına dönüşecekti. Hala bu bölgelerdeki toplu mezarlardan insan fosilleri çıkarılmakta.

İsrail'in Guatemala'da bulunma nedeni, çalışma faaliyetlerini, nüfusu ve yerleşim yerlerini değiştirmekten ibaretti. Yani, aşılmayan ve üstü örtülen sözcükte ifade edildiği gibi “Filistinlileştirme” tecrübesini Guatemala'ya aktarmaktı. Bunun için ve hemen İsrail Tadiran Elektronik, ormanlık bölge Alta Verapaz'da, cephane, Uzi ve Galil silahları üretecek birde fabrika inşa etmişti.

Merkezi Tel Aviv'de bulunan, Tagle Military Gear Overseas askeri donanım şirketi, Guatemala'nın Guatemala şehrindeki Cortijo Reforma otelinde bir şube açtı. Bu şirketin, Salvadorlu bir gerilla tarafından öldürülen, “Salvador'da binlerce sivili öldürdüğü için savaş suçlusu” ilan edilen, silah tüccarı ve fahri konsolos, İsrailli Ernosta Liebes'in işlerine bulaşma riski vardı.

Washington, kıtadaki stratejik güvenlik çerçevesine, “Honduras – Salvador - Guatemala üçgeninde” İsrail'i de dâhil etti. İsrail, Amerika Birleşik Devletleri'nin çok talep ettiği kritik madenler; asbest, magnezyum, krom, nikel, kobalt, bakır, uranyum, petrol yönünden zengin ve Guatemalalılara karşı sürdürülen etnik temizlik zulmüyle kavrulmuş kuzey bölgesinin sahibi oldu.

Artık nöbeti İsrail devralmıştı. Zaten 1975 yılında Washington'a, sırtını kollama konusunda güvence vermemiş miydi. Nikaragua'da bunu ispatlamamış mıydı. Nikaragua halkını kana bulayan diktatör Anastasio Somoza'nın düşüşünden (Temmuz–1979) on gün öncesine kadar, onun katliamlarına yardım etmemiş miydi.

1982 yılının sonlarında, İsrail Savunma Bakanı Ariel Şaron, Hava Kuvvetleri Komutanı David Ivri ile birlikte Honduras'a geldi. Tel Aviv'de yayınlanan Tedit Anaronat Gazetesi de, Şaron'un, Honduras hükümetine radar sistemleri, 50 kişden oluşan özel askeri danışman kadrosu ve 12 Kfir uçağını teklif ettiğini yazdı. Ayrıca Central American Report gazetesi, Guatemala'da 300'den fazla, Salvador'da da bir bu kadar daha İsrailli danışmanın bulunduğunu ve Honduras iktidarının, isyancılara karşı, İsrailli yüz danışmana güvendiğini açıkladı. İtalyan haber ajansı Ansa'ya göre de İsrail, Beyrut yıkımından elde ettiği ve Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (OLP) ait silahları, Kosta Rica ve Honduras hükümetlerine teklif etti.

20 Temmuz 1983 yılında, New York Times, Amerika Birleşik Devleti'nin askeri sırlarının bir kısmını açıkladı. Böylelikle Nikaragualı kontralara verilen silahların kaynağı belli oldu. Bu silahların sadece %25'i İsrail menşeliydi.


Salvador'da, National Catholic Reporter haftalık gazetesi, Salvador'un İsrail'den 25 Arava, 19 Dassault Ouragan ve 6 Super Mystere uçağını sattın aldığını yazdı. Ayrıca Salvador diktatörüne, askeri yardım adı altında yıllık 21 milyon dolar para veriyordu. 1983 yılında İsrail Dışişleri Bakanı İzthak Shamir'de, bu yardımı 81 milyon dolara yükseltme niyetinde olduklarını açıkladı.

Birkaç yıl sonra, amerikan ABC Televizyonu; 1983–1986 yılları arasında, İsrail casusları ile Amerikalıların, Çekoslovakya ve Polonya'dan, CIA'nin gizli operasyonlar için ayırdığı fonları kullanarak satın aldığı silahları, Nikaragua kontralarına verdiklerini açıkladı.
( Afp, Washington, 8.4.1989)

500 otomatik silahı teslim aldıktan sonra, “bana bunlardan birini, sadece CIA ve İsrailliler hediye edebilir” diyordu, Newsweek dergisine, Nikaragualı paralı askerlerin komutanı Eden Pastor. Bu silahlar, Yugoslavya - Bolivya üzerinden Panamaya ulaştırıldıktan sonra, paraşütler ile Kosta Rica ve Salvador'a indiriliyordu.

Ayrıca ABC News televizyonu haberinde; “Panama ve Kolombiya'ya silah boşaltan uçakların, buralardan uyuşturucu yükleyerek, Amerika Birleşik Devletlerine taşındığını” söyledi.

Panama'daki CIA aracılarından biri, hala CIA ile işbirliğini sürdüren, Diktatör Manuel Noriega'nın danışmanlığını yapan, İsrail asıllı Mike Harari'dir. Diğeri ise, Che'nin katillerinden biri olan Kübalı Felix Rodriguez'dir.

[La Jornada'daki İspanyolcasından Latinbilgi (Sendika.Org) için Atiye Parılyıldız tarafından çevrilmiştir]

Allahu ekber  
  Ey değerli vatan
eğ değerli şehitler
Aslan kassamı aslan
Ey aziz kebirler
bir tan
siz ebiler
Değerli Gazze Aman
olsun başlık Muritler
lanetli Abbas utan
Fetili kafir katiller.
 
Bugün 19553 ziyaretçikişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol